Sende sosyal medyayı hayatında temel ihtiyaç haline getirdiysen, sanal alemde ki görüntüleri, paylaşımları geç gördüğünde rahatsızlık duymaya başladıysan ya da gününün çoğu vaktini hikaye izlemek, paylaşımları kontrol etmek gibi eylemler ile geçmeye başladıysan ve hatta sosyal ağlardaki hesaplarını kontrol etmediğinde eksiklik gibi bir his ya da kaygı hissediyorsan eyvahhh sanırım sende FoMOya yakalandın!!
İngilizce isminin baş harflerinden oluşan FoMO’nun (Fear Of Missing Out) Türkçe kısaltması GKK’dır. Genel anlamıyla gündemi kaçırma korkusuyla karakterize edilmiş sosyal kaygı olarak tanımlanabilir. İçinde bulunduğumuz yüzyılda teknolojinin hızlı bir şekilde gelişmesiyle birlikte hayatımızın her alanına giren internet yeni iletişim kanalı olan ve bireylerin profil oluşturmalarına, paylaşım yapmalarına, birbirlerini takip etmelerine, izin veren sosyal ağ sitelerinin kullanımını oldukça yaygın hale getirmiştir. Bu sosyal ağların kullanımının sebebi bireylerde çeşitlilik gösterse de en çok yeni profil oluşturma, insanlarla iletişime geçme, özel yaşamlarını paylaşma, tanıma, tanınma, yorum yapma, arkadaşlarını takip etme gibi amaçlı kullanımlarla ön plana çıkmaktadır. İnternetin ve özellikle akıllı telefonların yaşamımıza girmesiyle birlikte FoMO da hayatımıza girmiştir. Özellikle de sosyal medya kullanımı ile yakından ilişkili olan FoMO bireylerin sosyal ağlarda ki gelişmeleri kaçırma ve gelişmelerden haberdar olamama korkusu yaşamaları nedeniyle sosyal ağlarda oldukça uzun süreler geçirmelerine neden olan yeni bir bağımlılık türü olarak göze çarpmaktadır. Sosyal medya kullanımı üzerinden sosyal ihtiyaçların karşılanamaması durumunda FoMO ortaya çıkar ve bireyler üzerinde rahatsızlık hissi yaratır. FoMOdan mustarip bireyler bir şeyleri kaçırıyormuş duygusuna kapılır, sosyal ağlarda geçirdikleri süre dışında kendini yalnız hissetmeye başlarlar. Bir süre sonra normal yaşamlarında ki ilişkilerinde eksik olan sevgi ve şefkati bilgi paylaşmak ve yayınlamayla tamamlamaya çalışır. Bunları yaptıklarında daha çok bağlılık geliştirirler ve bir süre sonra sadece sosyal ağlardan doyum almaya başlayarak kendilerini gerçek yaşamdan uzaklaştırırlar. Yüz yüze iletişimi arka plana atarak sosyal medyada ki iletişimi yaşam tarzı haline getiren bireylerde FoMO düzeyi arttıkça gerçek yaşamdan aldıkları memnuniyet ve doyum düşmeye başlar.
Eda GÖZÜKARA/ [email protected]
