Yeniden merhaba!
En son ne zaman ne yazmışım, ne yazayım diye yazılarımı açtım.
2020 Koskoca beş yıl...
Zaman bir nehir gibi akmış. Aldım kalemi elime bakalım neler yazabileceğim.
Geride kalmış COVID-19 döneminin olumsuz etkilerini mi, yoksa asrın felaketi depremde yaşanan pek çok acılı hikâyeleri mi yazayım, ya da dizi, film, magazin ya da kutlanan özel günler, kültür, turizm, yemek, spor vs vs...
Aslında Ülkemize ve gündeme dair de yazacak çok şey var ama bir de yazdıklarımızı herkese beğendirme işi var. Hadi diyelim emek verip yazdınız, bunu herkese beğendirmek var. Hele bir de beş yıl gibi ara verdikten sonra …
Yeniden başlangıç için kalemim ne yazarsa.
Madem Eylül ayındayız, kısaca buğdayın bulgur olma yolculuğunun tam zamanı .
Buğday tarımının dünyada ilk olarak siyez buğdayı tarımı ile Anadolu topraklarında başladığı ve buğdayın anavatanının ülkemiz toprakları olduğu, Şanlıurfa Göbekli Tepe’den elde edilen bulgulardan anlaşılmıştır. Daha sonraki dönemlerde ortaya çıkan günümüz buğdayının çoğu ekmeklik buğday ve makarnalık buğday olarak tüketilmektedir.
Beslenmemizde temel gıda maddelerinden biri olan buğday, birçok aşamadan geçtikten sonra besin değeri yüksek bulgura, bulgurun da soframızda lezzetli yemeklere dönüşmesi zahmetli bir süreçten geçer.
Yıkama-Kaynatma-Kurutma-Öğütme.
Eskisi kadar olmasa da halen bu geleneğin sürdürüldüğünü görüyoruz. Sabahın erken saatleri yada gün batımı sonrası sokaklarda kurulan kazanlar, ateşin başında yapılan sohbetler, odun ateşinin çıtır çıtır sesi, bir şölen havasında kışa hazırlık…
Kazan başında bekleyip uzun kulplu tas ile iyice pişinceye kadar karıştırmak gerekir, pişen buğdayı hılalara sermeden önce ceviz içiyle hedik olarak tüketmek gerekir, konu komşuya dağıtmak gerekir.
Sitillere doldurulan buğdaylar büyük emeklerle eskiden damlara serilirdi. Şimdi varsa evinin avlusuna, çatı katına ya da sokaklara hılaların üzerine ince tabaka halinde serilir. Serili buğdaylar her gün birkaç kez her tarafının güneş görmesi için karıştırılır. Kuruyup değirmene öğütülmeye gidinceye kadar bu emek devam eder.
Pilavlık-Köftelik-unlu köftelik…
Tarladan soframıza buğdayın bulgur olma yolculuğu..
Özlenen günleri hatırlamak ve hatırlatmak istedim. Sağlıklı günler dileğiyle…
