Özge Sever

Salkımlar İçinde Şirince

Özge Sever

İzmir’i görmeden ölmeyin diyor bir şair, İzmir’e gelmişken Şirince’ye de gitmeden dönmeyin tabi.

 

 Cumhuriyet'in ilk yıllarında dönemin İzmir valisi Kazım Dirik'in talimatıyla Şirince ismini almasının nedeni çok şirin bir köy olmasıdır herhalde. Günün ilk saatlerinde yola düşün,  Şirince’ye ulaşır ulaşmaz arabanızı park edin ve yürümenin keyfini çıkarın. Araçların girmediği dar sokaklarında keyifle turlamaya başladığınızda köyün mimarisine dayanamayıp fotoğraf çekmeye başlayacaksınız. Birçok yerli, yabancı turistin ziyaret ettiği bu küçük köy yaşayan insanları ile çok sıcak. El emeği ürünlerden oluşan tezgâhları inceleyerek yolda yürümeye devam edebilirsiniz, ürünleri inceleyerek devam edeceksiniz çünkü tezgâhları bekleyen kadınlar o kadar misafirperver ki sohbet ede ede yürüyeceksiniz o yolda. Gelmişken elim boş dönmeyim bir de hatıra kalsın diyerek birkaç ürün almaktan da alıkoyamazsınız kendinizi. Özellikle bir kapının önünden geçerken şaşkın gözlerle gülümseyeceksiniz, kapısında renk renk çiçekleri olan bir ev, çiçeklerin saksıları ise eski ayakkabılar. Eskileri atmak yerine bu ev sahibi onları değerlendirmiş ve çiçeklerine fark katmış. Benim niye aklıma hiç gelmedi diye sorarsanız eğer sizde bendensiniz demektir. Yüzyıllık geçmişi olan tarihi kahveler yer alıyor dükkânların arasında, mola vermeden olmaz değil mi kahvenizi de burada içebilirsiniz. Hem kahve keyfi hem de geçmişe küçük bir yolculuk olacaktır sizin için.

 

Yunan yazar  “Şu yeryüzünde cennet diye bir yer varsa, bizim Kırkınca (Şirince), cennetin bir parçası olması gerekir” diyor bu şirin köy için. Köyün etrafının üzüm bağları ile çevrili olması nedeniyle şarap üretimi de yaygın. Köyde yer alan şarap mahzenleri hem koskoca bir tarih hem de geçim kaynağı.

 

Velhasıl kelam Şirince bir tatil gününü keyifle geçirip huzurlu ayrılmak için ideal doğası ve havası ile sizi bekliyor.

Yazarın Diğer Yazıları