Erdal Öztürk

Ne Yapsak da yasaklasak?(!)

Erdal Öztürk

15 Temmuz 2016… Herkes bu tarihi hakiki bir tarih olarak kazıdı hafızasına. Kimine göre ülkenin tüm işlevini çökertecek bir darbe girişimi, kimine göre senaryosu 17/25 Aralıkta planlanmış mükemmel bir darbe planının hüsran dolu sonu, kimine göre de oyuncuları mükemmel tasarlanmış bir tiyatro… Her ne olursa olsun yaşamını kaybeden siviller ve şehitlerin olduğu kanlı bir Türkiye akşamından aydınlığa çıkıştı bu! Ama darbe girişiminden sonra ilginç bir durumla karşılaştık! 16 yıldır ısrarla unutturulmak için tek vücut mücadele verilen Mustafa Kemal ATATÜRK aşkı da doğdu 15 Temmuzdan sonra. Adı okullardan, caddelerden, hastanelerden kaldırılan, resmi kurum ve kuruluşlardan indirilen Aziz ATATÜRK bir anda yine yeniden iktidarın da kahramanı oldu! Ne demişti peki Ulu Önder; “İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.” AK Parti Genel Merkezi başta olmak üzere Başkomutanın fotoğrafları yine yeniden aydınlattı ülkeyi! Neden diye sordu tabi aklı selim, düşünmeye üşenmeyen aydınlar, neden ATATÜRK? Şimdiye kadar yok saymaya üstün çaba harcadığınız, dinsiz diye nesillere anlattığınız bu adama neden sarıldınız? Cevap da komik üstadım; - Bize FetöATATÜRK’ü yanlış anlatmış! Siz olsanız bu cevap karşısında güler misiniz bilmem ama ben ipi boynuma bağlayıp yeni açtıkları şu 3. Köprüden atmak istiyorum kendimi! Şimdi siz ATATÜRK’ü sadece bir hoca görünümlü terörist müsveddesinden mi dinlediniz? Okumadınız? Yorumlamadınız? Pennsylvania’da konteynerlerde ondan medet umarken tabi düşünmeye de gerek duymadınız? Dünyanın lider kabul ettiği, okullarında “Atatürkçü Düşünmeyi” öğretmeye çalıştığı bir lideri sadece bir hoca bozuntusundan dinlemeye çalışanlarla yönetilmek de çok daha vahim! Sizler değil miydiniz 19 Ekimleri, 23 Nisanları, 30 Ağustosları ısrarla yasaklayan? Ülkenin coşkusunu, birlik ve beraberlik ruhuna dokunan o temiz duyguya bile siyasi emellerinizin kirliliğini bulaştıran? Meydan okurcasına ATATÜRK sevgisini bedeninde taşıyanlarla karşı karşıya duran? Ülke yanarken görkemli düğün yapanlar önceki yıllarda Resmi Gazete’de genelge yayımlayarak terör olayları nedeniyle bayram boyunca şenlik, konser ve kutlama yapılmamasını istediler!!! (2015) Bu ülke de 30 Ağustos gibi Milli birlik ve beraberliğe bütünlük oluşturacak hiçbir bayramın kutlanmasını hiç kimse engelleyemeyecektir! Bu bayramlardan rahatsız olanlar kendi ATAlarını Yunanistan’da arasın, Mustafa Kemal’in mirasına sahip çıkmak isteyenleri de fazla uğraştırmasın! Yeniden, daima, ilelebet tüm bayramlarımız kutlu olsun Ve Yaşa Mustafa Kemal Paşa Yaşa 30 Ağustos zafer bayramı… 30 Ağustos birlik ve beraberlik bayramı oldu… ve bir kez daha sen haklı çıktın ATAM…

Yazarın Diğer Yazıları