Bünyamin Karaçorlu

Zorlu Viraj

Bünyamin Karaçorlu

Süper ligin 8. Haftasından itibaren girdiğimiz zorlu virajda ilk maçımızı Fenerbahçe ile oynadık. Kadromuzdaki eksiklere rağmen özellikle ikinci yarıda dirençli futbol oynamamız maçın iyi tarafıydı. Fenerbahçe’ye yenilmemiz veya farklı mağlup olmamızdan ziyade önemli olan ileride oynayacağımız maçlar  için futbolumuzun istikrarlı bir şekilde ışık olması. Fenerbahçe’den puan alsak elbette çok güzel olurdu fakat bizim rakibimiz şimdilik Fener değil.

            Bir başka konu, maçı spikerin yanında yorumlayan veya bizi yoran yorumcu. Futbolu bir bütün olarak görüp iki takım hakkında yorum yapması lazımken sadece Fenerbahçe’nin yöneticisi gibi konuşması ayrı bir handikaptır. Maalesef her maçta 3 büyükler çok konuşuluyor, bu 3 takımın dışında takım yorumlanmıyor ya da birkaç kelimeyle geçiştiriliyor. Diğer takımlar olmazsa  kimlerle oynayacaklar, başka takımlar sahaya armut toplamaya çıkmıyor,  onlarda emek, efor sarf ediyor . Bu ve buna benzer bir çok yanlış var,  yanlışlar ne zaman düzelirse bizde dünya kupasına gideriz herhalde.

            Maçın ilk yarısında ilk 15 dakika hangi taktikle oynadık, kim nerde oynuyor belli değildi, biz kendimize geldiğimizde iş işten geçmişti. Kendi sahasında Fenerbahçe gibi bir takımın karşısında 2-0 geriye düşersen maça ortak olman çok zordur.  Fenerbahçe’nin hakeme ihtiyacı mı var? Ozan’ın attığı birinci golden önce net faul var hakem vermedi gol oldu. Bu olay küçük gibi görülse de maçın tamamına etki etti.

            Defans bloğunda kademe hataları üst seviyedeydi, hava toplarını alamadık, defans arkasına atılan toplar tehlikeli oldu. Sağda ve solda oynayan Cisokko ve Set rakiplerine çok pozisyon verdiler, ileri çıktıklarında geri dönüşleri çok yavaş oldu. Sadece defan olarak bu hataları görmeyelim diğer alanda oynayan oyuncularda aynı hataları yaptı. Orta alanda biraz daha diri oynayan Aytaç sakatlanınca ve Azubuke’nin olmayışı, rakibin bu alanı çok çabuk geçmesine neden oldu. Ağır çekimde top oynuyoruz.

            Dia ve Diallo sahayı adeta parka gelmiş gibi gezdiler. Rakibi karşılayan, oyununu bozan olmadı.

            İkinci yarı kendine gelen Y.Malatya spor oyuna Batuhan’ı alarak 4-4-2 ye döndü forveti ikiledi ve daha cesaretli oynamaya başladı golü buldu. Takım oyunu olan futbol fert olarak değil takım olarak oynanmalı. Bu anlamda takımdaki yardımlaşmanın az seviyede olması birlik ve beraberliğin çok daha üst seviyede olması gerektiğini gösteriyor.

            Bu 4-5 maç alabildiğimiz kadar çok puan alarak kapamalıyız yoksa dibe demir atacağız.

            Hatalardan ders alıp önümüze bakalım.

Yazarın Diğer Yazıları